5 Şubat 2014 Çarşamba

Subliminal / Bilinçaltı Mesajlar (2)

Genetik kültürümüz, sosyal yapımız ve aile kültürümüz algı filtrelerimizi oluşturan etmenlerdir. Bu etmenlerin yoğunluğu tutumlarımızı, tutumlarımız da davranışlarımızı etkilemektedir. Tabiatımız gereği beynimiz birçok konuda kendini koruyabilen bir yapıya sahiptir. Yukarıda bahsettiğim algı filtrelerimiz çerçevesinde tehdit olarak algıladığı her bilgiyi koşulsuz reddederek kendiliğinden bir koruma sistemi geliştirmiştir. Basit bir örnek ile; araba kullanırken yolu görmek zorundasınızdır ve öyle de yaparsınız. Ancak yol sadece bilinçli olarak yoğunlaştığınız yerdir. Aslında yolun kenarındaki kaldırımı, evleri, dükkanları ve bunların ne renk olduğunu beynimiz kayıt altına alır. Araba kullanırken dikkatinizi yola vermeniz gerektiğinden, diğer tüm ayrıntılar beynimiz tarafından tehdit olarak algılanır ve bilincimize bunları reddetme telkininde bulunur. Bu savunma sisteminin açık vermesini ve tehdit olarak algıladığı bilgileri / mesajları tehdit olmaktan çıkarmak bilinçaltı mesajların görevidir. Bilinçli olarak algıladığımız tehditlere karşı anında savunma sistemimizi harekete geçirerek tepki verebiliyorken, bilinçaltı mesajların farkında olmadığımızdan, doğru yöntemlerle iletilen tüm mesajlar tutum ve davranışlarımıza etki etmektedir. Reklam örneklerinde olduğu gibi sürekli tekrarlanan bilgi, beynimizin o bilgiyi sıradan bir mesaj olarak algılamasını ve tehdit kapsamından çıkarmasını sağlayan bir yöntemdir. Bu ve bunun gibi birçok yöntem görsel ve işitsel olarak sosyal ve psikolojik hayatımızın içerisindedir.
Özellikle çocukları hedef alan bilinçaltı mesajlar, beyinleri boş ve bilgi düzeyleri düşük olduğundan; çizgi film, oyuncak ve benzeri yollarla çocukların gelişimine olumsuz etki etmektedir. Sosyal video paylaşım sitelerinden, özellikle çizgi filmlerde ne gibi mesajların, ne şekilde iletildiğine “çizgi filmlerde bilinçaltı mesajlar” şeklinde aratarak inceleyebilirsiniz.
Kapitalizmin fikir babalarından Freud’un en büyük kozu olan cinsellik, bilinçaltı mesajların risklerinde de en başı çekmektedir. Televizyon, gazete, afiş gibi mecralarda, hatta sokaklarda bile cinsellik; ekonomik ve sosyal statü kazanımları amacıyla bireysel ve kurumsal açıdan istismar edilmektedir. Aslında istismarın da ötesinde bilinçli bir şekilde “sıradanlaştırılmaktadır”. Bu sıradanlaştırmanın amacı insanların tek düze düşünmelerini sağlayarak, uzun vadede tek bir dünya düzeni oluşturmaktır. Bu konuyu daha sonra irdeleyeceğiz.

Peki tüm bunları kim ya da kimler, neden yapmaktadır? Bir çizgi filmin içerisine saklanan bilinçaltı mesajın amacı ne olabilir? İnsanoğlunun en hassas ve özel olan cinsellik dürtüsünün bu kadar sık ve alenen kullanılmasındaki amaç nedir? Ekonomik çıkarlar ve sosyal yozlaşmayı amaçlamanın yanında başka nedenler var mıdır? Tüm bu sorulara cevap arayalım. “Şüphesiz, yeryüzünde yürüyen canlıların Allah katında en kötüsü, akıllarını kullanmayan sağırlar, dilsizlerdir.” (Enfal/22). Selam ile…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder